Vajinal Doğum

Her gebelik birbirinden farklı ve her anne benzersiz bir serüven yaşar. Bir annenin, her yeni gebeliğinde bile birbirinden farklı deneyimler yaşanabilir. Doğum yapmak, hayatınızın geri kalanında sizi etkileyecek, hayatınızı temelinden değiştiren bir olaydır.

Tabi ki, bunun sorunsuz bir deneyim olmasını ve ne şekilde gerçekleşeceğini bilmek istersiniz. Bunun için hamileliğinizin son zamanlarına yaklaştığınızda, bir doğum planı yapmayı düşünebilirsiniz. Sizin için neyin önemli olduğunu dikkatlice düşünün. Unutulmamalıdır ki, her şeyden önce amaç; sağlıklı bir anne ve bebek...

Doğum planı ideal doğumunuzun bir haritasını oluşturmanızı sağlar. Elbette, bu planın doğum anında yaşanacak mevcut sürece göre değiştirilmesi de gerekebilir. Öncelikle eşinizle konuşun. Doğuma kimlerle katılmak istediğinize karar verin. Doğum da mahremiyet çok önemli. Bunun yanında doğum odasının annenin doğuma olan konsantrasyonunu etkileyecek her türlü etkenden arındırılması çok önemli. Sağlıklı doğum eylemi ancak annenin kendini güvende hissettiği ortamlarda gerçekleşebilmektedir.

Türkiye’deki Sezaryen Oranı

Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre Türkiye’de bebeklerin %53’ü sezaryen ile doğuyor. Ne yazık ki bu oranla Türkiye, sezaryen doğumda dünya birincisi. Fransa’da bu oran %20 iken, Hollanda’da ise %15’ler seviyesindedir. Ülkemizdeki yüksek oranların birçok sebebi bulunmakta En önemli etkenlerden birinin anne adaylarının vajinal doğumdan korkması ve yeterli bilgi sahibi olmaması ve doğum ekibiyle iyi bir iletişim kurmamasıdır. Eğer hastanın normal doğum yapmasında herhangi bir kontrendikasyonu yoksa, örneğin; çoğul gebelik yoksa, bebek ters bir şekilde gelmiyorsa ya da bebekte bir anomali yoksa, bebek stres altında değilse, hekim olarak ben gebelerin normal yolla doğurmalarını tercih ve tavsiye ediyorum.

Vajinal doğum sırasında ağrı:

 Vajinal doğum; doğum sancılarının rahim ağzını açması ve akabinde annenin ıkınması ile bebeğin vajinal yolla doğmasıdır. Doğum sancıları rahimdeki kasılmalardır. Bu kasılmalar, doğumun ilk evresinde rahimde açıklık yaratır ve sonra da bebeği dışarı iter. Ne yazık ki, bu kasılmaları anneler, ağrı olarak hissederler. Her ağrı bebeği doğuma biraz daha yaklaştırır. Ancak günlük pratiğimizde sonuna kadar vajinal doğum istediğini ifade eden bazı gebeler, sancı başlayınca hemen fikirlerini değiştiriyor.

Özellikle annenin gebelik sırasında alacağı eğitim ve motivasyon bu ağrılarla baş etmesinde çok önemlidir. Doğum bir ekip işidir ve bu ekibin başında anne bulunmaktadır. Anne inanmış ve hazırlanmışsa tıbbı durumlar dışında vajinal doğuma bir engel kalamamaktadır.

Annenin fiziksel hazırlığı zihinsel hazırlığı kadar önemlidir. Son yıllarda giderek popüler hale gelen pilates pelvik taban kaslarını güçlendirerek doğuma çok ciddi anlamda pozitif destek olmaktadır.

Düşük riskli bir hamileliğiniz varsa, bebeğiniz baş aşağı konumda ve en az hamileliğinizin 37. Haftasındaysanız ve hekiminiz aksini söylemiyorsa vajinal doğum denemenizde herhangi bir sakınca olmayacaktır. Daha önce sezaryen geçirmiş veya ikiz bekleyen kadınlar bile, eğer koşullar uygunsa ve hekim olarak bizler yeşil ışık yakıyorsak vajinal doğum tercih edebilirler.
                                Her gebelik birbirinden farklı ve her anne benzersiz bir serüven yaşar. Bir annenin, her yeni gebeliğinde bile birbirinden farklı deneyimler yaşanabilir. Doğum yapmak, hayatınızın geri kalanında sizi etkileyecek, hayatınızı temelinden değiştiren…